Türkiye’de Balıklıçılığın Gelişimi!!!

Türkiye; deniz, göl, gölet ve akarsuların fazla olması nedeniyle su ürünleri yönünden potansiyeli yüksektir. %90 denizden, %10 tatlı sudan sağlanır. Tüketilen balıkların çoğu Karadeniz’den elde edilir. Daha sonra Marmara, Ege ve Akdeniz gelir.
Ülkemizde hamsi, palamut ve uskumru Karadeniz’de, sardalye, kefal Ege ve Akdeniz’den elde edilir. Midye ve ıstakoz en çok Marmara’da bulunmaktadır, sünger avcılığı ise özellikle Fethiye Bodrumda çıkartılırı. İstanbul ve Çanakkale boğazında Akdeniz ve Karadeniz’den göç eden balıklar avlanır.
Türkiye’de açık deniz balıkçılığı fazla sermaye yüzünden yapılmamaktadır. Kıyı balıkçılığı ön plandadır. Akarsu ve göllerimizde önemli bir balık potansiyeli bulunmasına karşın gerekli yatırımlar yapılmadığından bu alanda verim azdır.
Barajlar, akarsular ve tatlı su gölleri sayesinde tatlı su balıkçılığı potansiyeli çok fazladır. Eğirdir, Beyşehir göllerinde yakanan kerevitin büyük bir bölümü ihraç edilir. Ulubat, Çıldır, İznik gölleriyle Keban, Karakaya ve Seyhan gibi baraj göllerinde balıkçılık yaygındır. Kültür balıkçılığının yapıldığı akarsu boylarında ve havuzlarda daha çok alabalık yetiştirilmektedir. Akdeniz ve Ege kıyılarındaki dalyanlarda çipura ve kefal üretilmektedir.
Türkiye’de Balıkçılığın gelişmemesindeki etmenler;
Açık deniz balıkçılığının yapılmaması,
Yeterli işletme ve depolamanın yapılmaması,
Etrafındaki denizlerin balık potansiyelinin düşük olması,
Deniz kirliliği,
Halkın balık tüketimi konusunda yeterli bilinçte olmaması,
Pazarlamanın yeterince gelişmemesi,
Usulsüz avlanmadır.